Ev Hanımları hakkında ilginç bilgiler

- “Ev hanımı” kelimesi, 13. yüzyılın başlarında kullanılmaya başlanmıştır. Temel olarak “kadın, genellikle evlenmiş, bir aile ya da hane halkı sorumlusu” anlamına gelir.
- Salary.com’a göre, 2014 yılında ABD’deki ortalama işsiz ev hanımı haftada 94 saatini ev işleri ile harcamaktadır ve eğer bu 94 saati bir işyyerinde çalışarak geçirse idi 113,568 dolar para kazanacaktı.
- Türkiye ve Orta Doğu’daki kadınların, yalnızca anne, eş ve ev hanımı geleneksel rollerini yerine getirmeleri beklenmektedir. Ancak araştırmacılar, bölgedeki kadınların iş kadını, politikacı ve bilim adamı olabileceklerine inanmaları için güçlendirmek gerektiğini, güçlenen kadınların etkisinin, bölgedeki ulusal ekonomileri iyileştireceğini ve ekonomik büyümeye uzun süreli bir teşvik sağlayacağını belirtiyorlar.
- Antik Yunanistan’da ev hanımları, bir çocuk doğurana kadar kocasının ailesi tarafından tam olarak kabul görmemiştir.
- 1963’te Betty Friedan, “The Feminine Mystique” adlı kitabını yayınlamıştır. Friedan’a göre, “kadınsı mistik”, doğal olarak hayatlarını ev hanımı ve anne olmaya adayan kadınların (en azından üst orta sınıf, beyaz ev kadınları) yanlış bir düşünce içerisinde olduğunu anlatmaktadır.
- Sigmund Freud göre, kadınlar çocuksudur ve kaderinde var olan ev hanımı olmalarıdır. Eğer bir ev hanımı bir kariyer yapmak isterse nevrotiktir ve “penis kıskançlığı” yaşamaktaydı.
- Avrupa’da Orta Çağ döneminde ev hanımlarının kocalarından boşanmadıkça veya dul kalmadıkça mal vey mülk sahibi olmaları yasaktı. Zengin ev hanımlarının çocuklarını beslemek için sütanneleri vardı; Ancak, yoksul ev hanımları sadece çocuklara bakmakla kalmayıp, aynı zamanda hem ev hem de tarlada çalışmak zorunda kalmıştır. Fakir ailelerden gelen birçok kadın 40 yaşını geçemeden vefat etmiştir.
- Elektrikli çamaşır yıkama makinelerinin, elektrikli süpürgelerin ve diğer cihazların çıkması, ev hanımları için ev işlerini daha verimli hale getirdi, fakat aynı zamanda asgari ev temizlik standardını da yükseltti. Halıları bir sezon sonunda temizlemiş olan ev hanımlarının, onları elektrikli süpürge ile sürekli temiz tutmaları bekleniyordu.
- 1950’lerde bir ev kadını, marketler olmadığı için sadece bir mağaza gidip alışveriş yapamıyordu. Evin ihtiyaçları için kasap, balıkçı, manav, bakkal, fırın ve mandıra gibi birçok dükkandan alışveriş yapmak zorundaydı.
- 1950’lerde cinsiyetçilik ve eşitsizlik yaygınlaşırken, ev hanımları ezilen değil, “sağlam ve ultra örgütlü” olarak görülüyordu. Erkekler parayı kazanıken, ev hanımları mali açıdan ev ihtiyaçlarını karşılamak için paranın nasıl ve nereye harcanacağına askeri bir disiplinle karar veriyorlardı. Paranın harcama kontrolünde erkeklerin söz hakkı neredeyse yok denecek kadar azdı.
- Sosyal ve Ekonomik Araştırmalar Enstitüsü’nün 2005 tarihli bir araştırması, evli erkeklerin ancak eşlerinin evde kalmasını ve tüm ev işlerini yapmasını sağladığınında, bekar erkeklerden daha fazla para kazandığını tespit etmiştir. Ayrıca eşi çalışan erkelerin fiziksel ve mental olarak eşi ev hanımı olanlardan daha kötü durumda olduklarını tespit etmiştir.
- 2013 yılında yapılan bir araştırmaya göre, 20 yaşından büyük, ilişki içinde olan ve tam zamanlı çalışan İngiliz kadınlarının yüzde 62’si bir kariyere sahip olmak yerine içten içe ev hanımı olmayı istediklerini söylemişlerdir. Ayrıca kadınların % 78’i eğer çalışırlarsa finansal olarak bağımsız hale geleceklerini, eşine maddi olarak bağımlı olmayacaklarını umduklarını söylemişlerdir.
- Bazı feminist tarihçiler, ev hanımlarının evdeki her şeyi yapmayı kabul etmelerinin, yaptığı işlerin değerini düşürdüğünü ve bu nedenle kadınların büyük bir hata yaptıklarını söylemektedirler.
- Norveç’te, Ev Hanımları Derneği, üye sayısı 60.000’den 5.000’e düştüğünde adını “Kadın ve Aile Derneği” olarak değiştirdi. Onlara göre, “ev hanımı” kelimesi çok utanç verici idi.
- Amerika Birleşik Devletleri’ndeki yakın tarihli bir çalışma, kadınların% 80’i ve erkeklerin% 70’inin, her iki tarafın da para kazanma, ev işleri ve çocuk yetiştirme konusunda eşit paylaşımlı bir evlilik istediklerini tespit etmiştir. Ancak, ne tür bir aile istedikleri sorulduğunda, ilk verilen cevaplar hükümsüz kalmıştır. Erkeklerin % 70’inden fazlası eşlerini ev hanımı olarak evde kalmalarını istemiştir. Ancak kadınlar, ev hanımı olmaktansa boşanmayı tercih edeceklerini söylemişlerdir.
- “Ev hanımı” ve “ev kadını” terimleri farklı vurgularla ifade edilmektedir. “Ev hanımı” kocasına eski moda bağlılığı vurgularken, “ev kadını” (veya evde kalan anne ) odağı çocuklara kaydırmaktadır.
- 1950’li yıllarda ev hanımı bakımlı ve iyi giyimli olarak idealize edilmiş olsa da, kadınların bu idealle tanışması neredeyse imkansızdı. Kocasına ve çocuklara yemek hazırlamak, ev işleri yapmak, alışveriş yapmak vb. bir çok işten ancak saçlarını yıkamaya vakit bulabiliyorlardı.
- TV dizisi Umutsuz Ev Kadınları (Desperate Housewives), ev hanımı olmanın ne anlama geldiğine, yaşadıkları sorunlara ve ev hanımlarının hayatlarına dair dünya çapında büyük bir ilgi uyandırdı.
- 1967’de, çalışmayan anneler, ABD nüfusunun % 49’unu oluşturuyordu. Milenyumun başında ise bu oran % 23’e kadar düşmüştü. Bununla birlikte, ev hanımı annelerin oranı son 15 yıldır istikrarlı bir şekilde artmaktadır.
- Kadınlar, şu anda Amerika’da işgücünün yaklaşık yarısını oluşturuyor. 1964’te ise işgücünün % 32 sini olşturuyorlardı. İş İstatistikleri Bürosu’na göre Büyük Buhran sırasında erkeklerde 2,6 kişi işini kaybederken kadınlarda ise bu oran 1 de kalmıştır.
- Amerika’da doğan kadınlara göre göçmenlerin ev hanımı olma olasılığı daha yüksektir.
- Yaklaşık 4000 gencin katıldığı kariyer hayalleri üzerine 2005 yılı Simmon çalışması, genç kızların % 6’sının çocuk sahibi olduktan sonra çalışmayı bırakıp geri dönmeyeceklerini söyleklerini göstermiştir. Fakat genç kızların % 86’sı çocuklar için kariyerine bir ara vermeyi ve sonra işe dönmeyi planlıyorlar.
- 2012 yılında yapılan bir çalışmada, eşi ev hanımı olan erkelerin, işyerinde kadınların statüsünü düşürecek veya zayıflatacak tutum ve davranışlara sahip olma eğiliminde oldukları gösterilmiştir. Buna ek olarak, eşleri ev hanımı olan erkekler, diğer meslektaşlarından daha güçlü pozisyonlara sahiptir.
- 2012 yılında yapılan bir çalışmada, çalışan bir anne tarafından yetiştirilen bir erkeğin çalışan kadınlara karşı, ev hanımı tarafından yetiştirilen bir erkeğe göre daha fazla hoşgörülü veya teşvik edici olmadığı anlaşılmıştır.
- Hap gibi doğum kontrol yöntemleri, genç kadınlara ev hanımı olma ya da işgücüne katılma kararı konusunda daha fazla kontrol gücü sağlamaktadır.
- Emek tasarrufu sağlayan cihazlar ev hanımlarının işlerini kolaylaştırdı. fakat aynı zamanda olumsuz bir etki de yarattı. Yeni teknoloji ev aletleri her çıktığında mutfaklar ve evler bunlara göre yeniden tasarlandı, eski teknoloji cihazlar hala kullanılabilecek ömre sahipken bir kenara atıldı. Hanenin geliri yeni teknoloji cihazlara harcanmaya başladı.
- Pew Research Center Amerika’da 370.000 yüksek eğitimli ve zengin ev hanımları (18 yaşın altında en az bir çocuğu olan, yüksek lisans sahibi ve aile geliri 75.000 ABD Doları üzeri evli anneler olarak tanımlanmıştır) olduğunu tahmin etmektedir. Bu rakam, ev hanımı tüm annelerin % 5’ine eşittir. Ev hanımlarının üçte biri bekar ya da bir erkekler birlikte yaşamakta ve ortalama olarak daha az gelir elde etmektedirler.
- Yeni teknolojinin ortaya çıkmasıyla birlikte, birçok şirket kadınlara ev işlerini mümkün olduğunca otomatik ve düşünmeye gerek olmadan yapabileceklerini söylemektedir. Öngörülmeyen sonuç ise, ev işleri kadınların kadınların tüm zamanını almaya ve akıllarını meşgul etmeye devam ediyor olmasıydı. Geleneksel olarak kadından kadına aktarılan iş yapma yöntemleri eskimişti. Bunun yerine, kadınlar “uzmanlar” tarafından nasıl yemek pişirileceği, çocuk yetiştirileceği ve ev aletlerinin nasıl çalıştırılacağı konusunda eğitiliyordu.
- Bir araştırmacı, tüketici davranış biçminin yaygın olması nedeniyle ev hanımlarını birer şoför ve alışveriş uzmanına dönüştürdüğünü belirtiyor. Tüketimi özendirmenin ev kadınını doğasından, topluluklardan, beceri ve yaratıcılıktan uzaklaştırmaktadır.
- Ev ekonomisti Charlotte Perkins Gilman (1860 – 1935) ev hanımlarının ev işlerinden “daha önemli şeyler” yapmak için özgür olması gerektiğini savunmuştur. Toplumdaki tüm ailelerin birlikte yemek yiyebileceği, ortaklaşa çocuk yetiştirebileceği ve çamaşır gibi hizmetlerin verildiği toplum mutfaklarının kurulması gerektiğini önermiştir. Ev işlerini amatörlerin değil profesyonellerin yapması gerektiğini söylemiştir.
- 1960’larda, bir pazar araştırmacısı, ev hanımlarının kişisel uzmanlığı deneyimleme ihtiyacından bahsetmiştir. Şirketlerin ürünlerini ev hanımlarının normal bir işçiden daha çok bir uzman gibi hissetmelerini sağlayacak şekilde tasarlamaları gerektiğini öne sürmüştür.
- Daha fazla ev eşyası toplu olarak üretildiğinden ev hanımları bez, kıyafet, sabun ve mum yapmayı bıraktılar. Kadınların çoğu rahatlamış olsa da, kadınların ev işleri ile ilgili yetenek ve yaratıcılıklarının körelmesine neden oldu. Geçmişte kadınlar, üretkenliklerini ve aileye yaptıkları katkıları daha somut kanıtlarla gösterebiliyorlardı ve birçok ev işi, kadın yaratıcılığının odak noktasıydı.
- Sanayi devriminden sonra ev hanımları tarafından yapılan, giyim, sabun vb. gibi el emeği ile üretilen şeylerin fabrikalar tarafından üretilmesini sağladı. Bazı araştırmacılar, ev hanımlarının hala üretici olduklarını ve ürettikleri şeylerin “sağlıklı bir aile” için gerekli olduğunu belirtiyorlar.
- 1960’da bir tüketici araştırmacısı, ev hanımlarının mahremiyet ve gizlilik ihtiyacını nasıl bir pazarlama fırsatına çevirebileceğini keşfetti. Araba satıcıları ailelere ikinci bir araba satmak için bu ihtiyacı vurgulayan, “Arabada Yalnız” (Alone in the Car) gibi sloganlar kullanmışlardır.
- Amerika Birleşik Devletleri’nde evde kalan anneler / ev hanımlarının dörtte biri üniversite derecesine sahiptir.
- Araştırmacılar, ev hanımlarının bir zamanlar kendi yiyeceklerinin çoğunu yetiştirdiklerini ve işlediklerini, günümüzde ise birkaç güçlü çokuluslu şirketin devreye girerek buna son verdiğine dikkat çekiyorlar. Örneğin, altı şirket dünya tohum satışlarının % 98’ini, dört şirket Amerika sığır etinin % 81’ini karşılıyor. Amerikadaki süt satışlarının % 70’ini dört şirket kontrol ediyor.
- Ev hanımı olanın zamanla değeri düşerken, birçok araştırmacı ev işlerinin, yuva kurmanın kültürel faaliyeti olduğunu ve yuvanın bizi en çok insan yapan duyguların çoğunu teşvik eden bir yer olduğunu öne sürmektedirler.
- Bir pazarlama araştırmacısı, “Doğru bir şekilde manipüle edilirse, ev kadınlarına, bir şeyler satın alarak kimlik, amaç, yaratıcılık, kendini gerçekleştirme ve hatta eksik oldukları cinsel sevinç duyguları verilebilir” diye belirtmektedir.
- 19. yüzyılın sonlarındaki profesyonellik kültürü ve 1920’lerdeki tüketim kültürü, “ev hayatı kültü” nü öldürdü. Betty Friedan’ın The Feminine Mystique de tanımladığı ev hanım olmanın değerini düşürdüğü, “Adı olmayan sorun” ya da “boşluk” gibi tanımladığı şeylere yol açtı.
- Bir uzman, kadın kurtuluş hareketinin başarılarından birinin, kadınların çocuklarını yetiştirdikten sonra tekrar kariyerlerine devam etmesi ile mümkün olabileceğinin altını çizmektedir. Bunun, 1950’lerin ev hanımı ile 21. yüzyılın ev hanımı arasındaki gerçek fark olduğuna dikkat çekiyor.
- 20. yüzyılın başlarında bile ev hanımları bulaşık makinesi, giysi kurutucuları, süpermarketler, mutfak robotları veya çamaşır makinelerini kullanmıyorlardı. Çarşaf ve yorgan yapıyorlardı. Havlu ve bebek bezlerini (günde en az 10 kere) kaynatıyorlardı. Kredi alamazlar veya satın alma sözleşmeleri imzalayamıyorlardı. Hatta sezeryan ile doğum yapmak için kocasının rızasına ihtiyaç duyuyorlardı. Kocasını terk eden bir eş, mahrumiyat ile yüzleşmek zorundaydı. Birinci Dünya Savaşı’ndan önce, “Koca ve karı bir kişidir ve o kişi de kocadır.” anlayışı yaygındı.
- Bugün en popüler ev hanımı, TV dizisi Mad Men’in kurgusal karakterleri Betty Draper’dır. Karakteri 1950’lerin eğlenceli ama aynı zamanda güçlü, sembolik ve politik ev hanımı görüntüsünün yeniden canlanmasını sağladı. Kukhareva gibi moda tasarımcıları 1950’lerin ev hanımı tarzını yeniden icat ettiler.
- 1960’larda bir gazete, ev kadınlarına kocalarına “kahraman ekmekçi evine hoşgeldin” diyerek karşılamaları gerektiğini söyledi. Ev hanımı önce kocasının konuşmasına izin vermeli çünkü “onun konuşacakları sizinkilerden daha önemlidir” ve “unutmayın ki, o evin efendisidir. . . . Onu sorgulama hakkınız yok. ” konulu yazılar yayınlamıştır.
- 1950’li yıllarda yayınlanan tavsiye kitaplarına göre ev hanımları, evlilikte, alkol, aldatma, şiddet veya aşağılama olsa bile ev işlerini ve kadınlık görevlerini yapmaktan sorumluydu. Ev hanımları çoğu zaman ilk etapta kocalarını başıboş halde bıraktıkları, içmelerine sebep oldukları veya şiddetten onların sorumlu oldukları için suçlanıyorlardı.
- Modern tam zamanlı ev hanımlarının obez veya sağlık durumlarının zayıf olma olasılığı daha yüksektir.
Facebook Yorumları
1 Response
[…] 5 milyon ev hanımı vardır. Çalışmayıp evde duran ve ev işleri ebeveylik gibi şeylerle uğraşan 209 bin erkek […]